Helva-i Hakani

Helva-i Hakani, Osmanlı Saray Mutfağı’nda 15. yüzyıldan 18.yüzyıla kadar yapılagelen bir helva çeşidi olup, “Helvaların Hakanı“ veya “Hakanlara lâyık helva” anlamına gelmekteymiş, internetten edindiğim bilgilere göre. Bence de, sultanlara layık bir lezzet. Gerçekten atalarımız, ağızlarının tadını iyi biliyorlarmış. ;-) Ben, helvalarda ve şerbetlerde boğazımı yakmayacak hafif tatları severim. Bu yüzden, bu tatlı hafif tadıyla, damak tadıma tam olarak uydu. Ayrıca, içinde şeker olmaması itibariyle de, tarifi de, çok içime sindi. 

Benim bu tarifle ilk tanışmam, sevgili yemek tarihi araştırmacısı Yunus Emre Akkor şef sayesinde oldu. Aşağıdaki tarif de, şefimizin tarifi. Ben sadece, biraz malzeme miktarıyla oynadım. 

Malzemeler: 

2 su bardağı un

1/2 su bardağı bugday nişastası

1/2 su bardağı pirinç unu

100 gr tereyağı

100 gr çiğ, kabuğu soyulmuş badem (Eğer kabuğu soyulmamış işe, bademleri sıcak suda bekletirseniz, kabukları çıkıverecektir) 

Şerbeti için: 

300 gr bal

3 bardak süt

100 gr kaymak

Yapılışı: 

1. Bademleri tereyağında kavurun. Sunumunda kullanmak üzere bir miktar içinden ayırın. 

2. Baska bir kapta un, nişasta ve pirinc ununu karıştırıp badem ve yağın içine atın. Renkleri degişene kadar, yaklaşık yarım saat, kısık ateşte kavurun. 

3. Diğer yandan, sütü ısıtıp altını kapatın (sütün kaynamasına izin vermeyin) ve içine balı ekleyip karıştırark balın erimesini sağlayın. 

4. Kavrulan un karışımının içine bal serbetini ekleyerek kısık ateste 10 dk kadar pişirin. Kaymağı ilave edin ve karıştırın. Ocağı kapatıp helvayı dinlenmeye bırakın ve ayırdığınız kavrulmuş bademlerle susleyerek servis yapın. 

Afiyet olsun!